Dünyayı yok oluşa sürükleyen dehşet verici olayın ardından, ne bir bitki ne de bir hayvan cinsi sağ kurtulabilmiştir. Dahası sık sık depremlerin tetiklendiği, her yeri yakıp kül eden yangınların yaşandığı ve yeryüzünün giderek harap olduğu coğrafyada, açlık temel problem haline dönüşmüştür. Ayakta kalmayı başarabilen bir avuç insan, elleri silahlı çeteler halinde örgütlenerek, günden güne kaynakların tükendiği deyim yerindeyse sıfırı tükettikleri ortamda, kanibal bir yaşam süren canilere dönüşmüştür.
Nefes almanın her geçen gün daha da zorlaştığı bu distopik dünyanın henüz ilk yıllarında bir erkek bebek dünyaya getiren bir anne, eşinin de desteğiyle hayata tutunmaya çalışmaktadır. Ancak yaşamın giderek manasını yitirmesi üzerine intihar eden kahramanımız, çocuk yaştaki oğluyla eşini bir başlarına bırakır. Çaresiz bir şekilde oğluyla yapayalnız kalan baba ise onu ne pahasına olursa olsun gözünden sakınmaya devam etmektedir. Ellerinde kalan son yiyeceklerle daha yaşanabilir şartların olabileceğini düşündükleri güneye ilerleyen ikilimiz, sahibi oldukları tek şeyin umutlarının peşine düşerler. Oğluna her zaman iyilerin tarafında olduklarını söyleyerek telkin eden ve ateşi (yaşamı) taşımaya devam edeceklerini sık sık vurgulayan kahramanımız, günün birinde kendisine bir şey olması durumunda onu her gün daha da zorlaşan hayata hazırlamaya çalışmaktadır. Araba mezarlığına dönmüş, toz ve kumlarla kaplı yollarda her şeyin daha iyi olacağı ümidiyle gece- gündüz demeden mesefe kat eden kahramanlarımız, eğer bulabilirlerse güvenli olduğunu düşündükleri terk edilmiş ev ve barakalarda, şansları yaver gitmezse de yol kenarlarında kısa molalar vermektedirler. Oğluna yabancılara güvenmemesi ve sahip oldukları şeyleri koruması yönünde nasihatlar veren kahramanımız, ancak bu şekilde hayata tutunabileceklerinin farkındadır. İnsanlıktan çıkmış, kaniballeşen çetelerin korkusuyla izlerini gizlemeli ve sürekli tetikte uyumalıdırlar. Sahip oldukları en önemli şey olan ve yola devam etmelerini sağlayan botlarını kaybetmemesi gereken ikilimiz, gerektiğinde yakalanmamak pahasına intiharı göze alırlar. Ellerinde kalan son iki kurşunla, kaderlerinin sürüklediği haftalarca sürecek tehlikeli bir maceraya yelken açarlar....
İyi; Post-apokaliptik bir dünyada geçen, distopik kurgusuyla göz atmanız gereken, başarılı bir yol- gerilim filmi. Baştan sona grinin tonlarının hakim olduğu bir dünyada, bunaltıcı bir atmosferde geçen film, dram- gerilim sevenler için de iyi bir alternatif. Oyunculuk muazzam.
Kötü; Zaman zaman ağır işleyen kurgu. Gerilim seviyesi daha yüksek olabilirdi. Biraz daha felsefik alt metinler ve ilgi çekici diyaloglar barındırabilirdi...
Editör'ün Puanı
Lütfen ofansif bir dil kullanmadığınızdan, yapıcı öneriler ve eleştirilerde bulunduğunuzdan emin olun. Yorumlar denetlendikten sonra uygun bulunursa yayımlanmaktadır. Anlayışınız için teşekkürler.