Daha önce incelemesini paylaştığım The Lost (2006) filminde olduğu gibi Jack Ketchum'ın kaleminden sinemaya uyarlanan "The Girl Next Door" duygularınızı alt üst edebilecek potansiyele sahip esaslı bir dram-gerilim yapımı.Mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum.
David Moran ellili yaşları devirmiş pek çok şey görmüş-geçirmiş bir adamdır.Oldukça iyi bir işi ve çevresindekilerin saygısını kazanan kişiliği olmasına rağmen çocukluğunda yaşadığı acı dolu bir olayın yaralarını halen saramamıştır.Her yeni güne aynı duygular ve pişmanlıklarla başlayan David,geçmişinin asla peşini bırakmayacağının farkındadır.Gerçek acının ne demek olduğunu yıllar önce iliklerine kadar hisseden kahramanımız,başkalarının yerine geçmek ve onların acısını bir an olsun kendi acısı yerinde hissetmek ve bu sayede unutabilmek için her şeyini feda etmeye hazırdır...
1958 yılına gidiyoruz.O dönemler küçük bir çocuk olan David okulların kapanması ve yaz tatilinin başlaması ile yan komşuları Ruth Chandler'in oğulları ile takılmaktadır.Orta yaşlarda dul bir bayan olan Ruth;mahallenin çocuklarına evini açan,sık sık onlara bira ısmarlayan,rahat hissetmelerini sağlamasından ötürü de oldukça sevilen bir kadındır.O yaz ailece büyük bir trafik kazası atlatmaları sonrasında ebeveynlerini yitiren Meg ve küçük kız kardeşi Susan Loughlin,Ruth teyzelerinin evine sığınmıştır.Meg ile ilk karşılaşmasından itibaren samimi bir arkadaşlık kuran David,fırsat buldukça vakit geçirmeye başlarlar.Yine Ruth teyzenin evinde toplanan çocuklar kendileriyle akranmış havasında takılan Ruth'un bambaşka bir yüzüne şahit olacaklardır.Meg ve Susan'ı diğer çocukların içinde sürekli aşağılayan ve hakaretler yağdıran Ruth,oğullarının da kendisine uymakta geç kalmaması ile talihsiz kardeşlerin hayatını mahvetmeye başlarlar.Sürekli bir bahane bularak kardeşlere yüklenen Ruth,bütün sinirini onlardan çıkarmakta kararlıdır.Loughlin kardeşleri azap dolu günler beklemektedir.Yaşananlara mani olmaya çalışan David ise ailesi ve polislere derdini anlatamayıp bu büyük sorumluluğun altına tek başına girmek zorunda kalacaktır...
İyi;Buhranlı atmosfere sahip,oldukça sinir bozucu sahnelerin yer aldığı insanın kadını dondurabilecek cinsten başarılı bir dram-gerilim filmi.Bu tarz belli bir dönemi anlatan yapımlar genelde beklenen dokuyu hissettiremezlerse çekilmez hale gelebilirler.Ancak "The Girl Next Door" bu yönden de sınıfı geçmeyi başarıyor.Bu filmi sevenler yine Sylvia Likens'in biyografisinden esinlenerek sinemalaştırılan An American Crime (2007) filmine de göz atabilirler..
Kötü;-
Kötü;-
Editör'ün Puanı
Lütfen ofansif bir dil kullanmadığınızdan, yapıcı öneriler ve eleştirilerde bulunduğunuzdan emin olun. Yorumlar denetlendikten sonra uygun bulunursa yayımlanmaktadır. Anlayışınız için teşekkürler.